Burada gördüğüm soru sorma sorununa değinmeden geçemeyeceğim.
Sorulan soruların çoğu alelade, detaysız, çarpık... sorular. Bunun ilk ve en büyük nedeni soru konusu olan şeyin detayına inilmeden, direkt kolay yoldan cevap bulma isteği. İkincisi ise soru sorarken dahi "geriye kalan bilmediğimiz şeylerin" üstünü örtme telaşesi.
Soracağınız sorular için kimse sizi ayıplamayacak, ayıplayacak varsa da inanın bu onun problemi.
Lütfen, sorularınıza biraz özen gösterin. Şahsen soruya gösterilen özeni, öğrenilmek için gösterilen çabaya eş gördüğüm için ister istemez ona göre cevaplamaya çalışıyorum.
Aksi halde, soruyu anlamak için soru soruyor, cevap gelmezse unutuyoruz. Bir süre sonra ise soruyu anlamak için soru sormak eziyete dönüşüyor. Çünkü, sizleri anlamak için her türlü ihtimali kafamızda canlandırmaya çalışıyoruz. Bu da bir süre sonra içinden çıkılmaz bir hal alıyor ve soruyu es geçiyoruz.
Son not olarak, her şeyi müthiş derecede tekniğine uygun yazmak zorunda da değilsiniz. Bu nedenle sorunuzu detaysız bırakmayın. Bilmediğiniz tabirler için tabiri caizse duyduğunuz "piyasa/şantiye tabirlerini" kullanın. Asıl amacımız öğrenmek, yargılanmak/yargılamak değil.